Wednesday, July 18, 2007

KİNİME KABIZ OLDUM




Şarkısını sevdim suna vereyim
Ekonomi duzeledi bunlara vereyim.
O güzel laf sokuyor onlara vereyim.
İp attı meydanda ona vereyim
Motorolayı bile dolandırdı ona vereyim
Eski emniyetci ona vereyim
Hiçbirini sevmedim bağımsıza vereyim.


Çocugu uyandırdı suna vermeyim
Ekonomi yerelerde sürünüyor onlara vermeyeyim
Ancak laf anlatıyor kendi ne yapcak solemiyor vermeyim
Kendi sanki başta deilmiydi vermeyim
Motorolayı dolandıran halkın bir kalan dou vardı onu da alır ona da vermeyim
Susurluk a karıstı ona da vermeyim
Bağımsızda bağımsız deil ona da vermeyim.


Belki de benim hayatıma rast gelen en önemli seçim olacak. Ama ne yazık ki insanların çoğunluğunun konu hakkındaki görüşleri yukardaki gibi.
Ki moralimi asıl bozan şeylerin başında etrafımdaki insanların sosyoekonomik seviyesinin yüksek olmasına rağmen yukardaki noktalardan yola çıkarak tartışıyorlar, fikirlerini ortaya koyuyorlar. Hemde ülkeleri hakkında çok ama çok önemli bir karar verecekleri bir halde.
Neyse gene çok çok uzun yazarım diye düşünerek başlamıştım ama sıkıldım bunaldım daraldım. Nispeten ekonomiden siyasetten anlaması gereken bir takım üniversite mezunu insanlarla bir arada bulundum ve durumun vahimliğini daha iyi anladım. Neler varmış meğersem. Sokaktaki arabaların güzelleştiğini öne sürerek ekonominin iyiye gittiğini özelliştirmenin de devlet zarar ediyordu en azından vergi alırız diye savunan insanlarla karşılaştım ve sanmayınki azlar. Şimdi şunu düşün senin ülkenin yönetimine karar verecek insanların kaçı sadece eğitilmiş, eğitilmişlerin içindeyse kaçı bu konuları düşünmeye kendine zul görmüyor, kaçı donanımlı, kaçı "hiç cool değil" diyor.
Durum o kadar vahim işte.

Kısa kesecem ve başka bir şey moralimi bozan seçime girenler arasında hah! ya işte adamlar bunlar diyebileceğim kimse de yok hani barajı geçemeyecek de olsalar hah! adamlar bunlar diyebileceğim hiç ama hiç kimse yok bu da ne demek, olmayan demokrasimizde hiç umut ışığı yok. Demek ki zaten adam da çıkmıyor. Yıllarca kendini kandırıp demokrası var burada diye aşağı gördüklerini engeellemek için eğitimsizliğe sistem bozukluğuna göz yumanlar şimdi kendi yarattıkları sistem yuzunden kontrolu kaybettiler hem de tamamen eğitimsiz her yöne empoze edilebilecek buyuk coğunluğa. Hemde ilerici düşünenler şimdi memleketlerinde gerici olanları engellemek için demokrasinin önüne her türlü engeli koymaya razılar. Gericilerde iktidara gelip rahat edebilmek için yıllarca tenkit ettikleri batı ya yaltaklanmakta ve vatanı satmaktadırlar. İkilem içinde ikilem.
Bambaşka bir sinirimi bozan şeyde bütün muhalefet partileri biz özelleştirmeye karşıyız diyor lan gerizekalı kalmadı ki satacak bir şey deki bana özelleşt,rmeye o kadar karşıyım ki tayyipin sattığı( peşkeş) herşşeyi geri alacağım. Saçma faşistce kanunsuz ama ben basa gecersem herseyi geri alırım silah zoruyla olsa bile.

Neyse bu kadar yazdıktan sonra fikrimi de ifşa edeyim evet seçim var herkes gidip oy versin ki sonradan ben begenmiom demeye yüzümüz olsun. Bundan sonrası daha kısa gidin oy verin ama AKP’ye vermeyin Genç Partiye vermeyin. İdeolojik olarak kimse ye karşı değilim vatanı satanlar ve satma ihtimali olanlar hariç. Ha bunlar dışındakiler iyi mi hayır bok gibi ama daha yavaş satarlar diye umuyorum.
Bir de ne yazıkki seçim sistemimiz demokratik olmadığı için oyunuzun dolaylı yoldan Akp ye yaramasını da sağlamamak lazım.

Efendim gerçek sömürgeciliği görmüş insanlarla hiç konuştunuz mu.
Onlar türkiye hakkında şunu derler kendinizi almanyayla amerikayla kıyaslamayın.
Somali kongo kazakistan ve de ırak la kıyaslayın herhangi bir 5 yıl içinde o hale gelebilirsiniz bu ekonomik somurge halinizle.

Türk telekom özelleştirmese: 6 milyar dolara satıldı ( ondan yıllar önce 30 milyar doplar ucuz bulunmuştu satılmamıştı ) yıllık cirosu 1,5 milyar dolar.

Tekel : Depolarındaki içkinin satış fiyatının toplamına satıldı.

Petrol Ofisi:hatırlamıom kaça satıldı ama taksitle satıldı kazandığıyla ödenebilecek şekilde.

Petkim: Yeni satıldı yıllardır bilinçli olarak zarar ettiğini gösteren.

Yeter bu kadar örnek. Dünya üzerinde bir savaş var bu ekonomik bir savaş ve nerde yaşarsak yaşayalım Kİ aksi gibi türkiyedeyiz bu savaşa kayıtsız kalamayız.

7 comments:

Anglachel said...

Resimdeki Charlie Chaplin çıksa o kıyafetle bıyıkla da oy versem

kulturalfungus said...

Bu secimle ilgili yapilmasi icabeden en önemli eleştiri herhalde ortadaki partilerin siyasetlerinin içeriksizliği. Mesela, Kıbrıs konusu ne olacak? Mesela, özelleştirmeler bağlamında ne yapılacak? Sorun şu ki, kim olursa olsun iktidar partisi, IMF'nin ekonomik, AB'nin politik ajandalarini izlemek zorunda. Eskiden buna ABD'nin askeri ajandalarini da eklerdik de, Irak teskeresi muhabbetinden beri o biraz değişti. Ha o da halk baskısıyla, o ayrı. Türkiye'de iktidara gelecek parti kim olursa olsun ciddi değişiklik yapamayacak.
Sonuçta nedir yani? Kimlik siyaseti. O ne demek? Koltuk savaşı. O ne demek? Kimi kesimler için parsel kapma savaşı. Beyaz Türkler, yeşilciler, milliyetçi çevreler arasında bir kadrolaşma savaşından başka bişi değil bu seçim. ... Peki o zaman? Ben bağımsızlara vereceğim. Neden mi? Çünkü bağımsız adaylar zaten iktidar olamaz, sadece aşırı sol bi kaç adam meclise girerse, ve bu insanlar da bir şekilde belki gelecek seçimler için nispeten daha popüler bir sol hareketin kıvılcımı olurlarsa diye... Daha ciddi herhangi bir ümit bu seçim için saçma. İster "memleket elden gidiyo kurtaralım" olsun, ister "demokrasi getircez"...

MM. said...

hayır en çok sinir olduğum şey de üniversitelerde okuyan binlerce gerizekalının oy kullanma zahmetine bile girmemesi.kime sorsam,yok benim ikametgah memlekette,yok ben kaydolmadım,yok parti mi var kime vereyim,bilmemne..malsınız,müstehak hepinize.daha söylenip durun,"harç mı haraç mı belli değil" diye.
gelsin şeriat ondan sonra.

kulturalfungus said...

26 bagimsiz mecliste.. baskin oran da girseydi gönül rahatligiyla sevinseydik.

Anonymous said...

demokrasi varsa bu ülkede veya en azından olmasını istiyorsak insanlar oyunu akp ye de verecek genç partiye de. eğitimli veya eğitimsiz bunu hiç bir önemi yok çünkü eğer eğitimli insanın (eğitimli insan nerden itibaren eğitimli oluyo onu da anlayamadım) dahi bu partilere oy vermek için kendine göre sebepleri varsa bu sebepleri en çok yardım yapan partiye oy veren insanlarınki ile karşılaştıramayız. üzücü de olsa akp büyük farkla önde. demokrasi böyle bir şey sonuçta.

fijibaha said...

üzücü de olsa Akp iktidarda
ama bir önceki secme gore içim daha rahat huzurlu bir üzülme yaşıyorum. çünkü önceki seçimlerde %30 küsür le beni yönetirlerken. şimdi %50 ile yönetiyorlar çok çok demokratik bir karaar verilmiş oldu. burada zaten kimsenin oyunun diğerinden daha değerli olup olmadığını tartışmadım
genel olarak ortamın kötülüğünden bahsettim zaten karşılarında da düzgün bir seçenek yoktu.
benim beynimdeki adam veya parti ne deniz baykal ne şu an ki chp
yanlız su da bir gercek zaten bir çoğumuz turkiyenin ne yazıkki ayrıcalıklı kesimindeyiz yani gelecekte turkiye somurge de olsa olmasada biz nispeten halkın çogudan rahat yasayacaz su an akp yi secenlerin çoğunluğu ekonomik politikaların sonuçlarına en cok katlanacak olanlar ve ben en cok onlara ve onların sömürgeleşmesine üzülüyorum. sonuçta hayat fani keşke herkes biraz daha rahat olsa ve bu ülkede üstünde yasayan herkesn rahat yasamsına olanak tanıyacakl potansiyeller oldugunu dusunuyorum.

anglachel: resmi sırf bunu istediğim için kpydum zaten

dae: sen benim biraz nasyonel (ırksal değil ülküsel) sosyalist oldugumu unutmussun
ve de keske gercekten dedikleriyle insanşları düşünmeye itecek bir 26 bağımsız miletvekili meclise girseydi. bölücü olanalar değil. biliyorsun istanbuldan secilen kişi fiilen hapiste.

miss martle: gene de secime rekor katılım oldu bu da bir şeylerin değiştiğini gosteriyor


buket : yukarıd yazdım zaten evet demokratk bir seçimdi o yönden içim rahat düzgün bir seçim yapabilidiğimizi gördük en azından.

lilo said...

23 temmuzdan sonra artık hiç ama hiç heyecanlandırmıyor beni bu ülkenin gidişatıyla ilgili konuşmalar. savunduğum değerlerim, ideolojim vardı.. durmadan sıkılmadan insanlarla konuşup tartışıp bana göre yanlış veya eksik bildiklerini değiştirmek hevesi vardı. kelebek etkisine inanırdım.
ama şimdi UMURUMDA BİLE DEĞİL. yemin ederim hiç üzülmüyorum oyların yüzdelerine. bu ülkenin %50si salaksa ben bu ülkenin vatandaşı olmayı reddediyorum. bu ülkede doğup ırkımın türk olmaması bana türk değilim ben şuyum deme hakkını vermezdi ve asla da demedim.hatta tersini her zaman, her yerde, her böyle diyene karşı savundum. ama artık savunamıyorum.. ben bu %50 içerisinde değilim ve bu %50 içindeki insanlar ülkesini seven türklerse ben türk değilim.
bu gidişle insan alım satımına da başlar, beni bile satarlar zaten.